22 Haziran 2017

Fantastik Canavarlar Nelerdir, Nerede Bulunurlar?




                        Merhabalar değerli okurlar. Bu yazımızda çok güzel bir ütopyaya gidiyoruz, Patronus’ların, Expelliarmus’ların olduğu ütopyaya gidiyoruz. Bu yayın benim için önemli çünkü Son zamanlarda Harry Potter evreni gerçekten bağımlılık haline gelen bir ütopya oldu benim için.
                        Çocukken izleyip bıraktığım ve yaklaşık 1 ay önce filmin tekrar aklıma gelmesiyle nüksetti her şey. Finallere çalışmaktı, iş yapmaktı beni tamamen toplumsal yapıdan uzaklaştırılmış bir halde aklıma geldi Harry Potter. İzleyeyim dedim madem,”Çocukken çok severdim, o kadar seri çıkarttılar öküzlük yapıp izlemedim!” dedim kendi kendime. Kendi kendime de konuştuktan sonra kitabı defteri bir kenara koyup, serinin “Harry Potter ve Felsefe Taşı” isimli ilk bölümünüm açtım ve izlemeye başladım. Çocukken izlemiş olduğum bir film olduğundan; Harry, Ron ve Hermonie üçlüsünü bir arkadaş olarak benimsemiştim filmin başında. Bu durum beni filme çok daha yakınlaştırdı. Felsefe Taşı’nı baştan sona kadar Keyifle izledim. Bayılmıştım filme, Harry Potter’ın diğer serilerini de merak ettiğim için hemen “Sırlar odası” adlı filmini de açtım; fakat birden beynim tarafından bana karşı bir ses geldi:
          “Levent! Yapmamalısın. Bu kadar keyif aldığın bir filmi bir güne yaymak mı iyidir yoksa kocaman Ay’a yaymak mı?” dedi beyin. Şaşırmıştım:
         “Bir Ay mı? Dalga mı geçiyorsun sen benimle? Bu filmi bir Aya yayarsam eğer, bir sonraki filmi düşünerek kanser olurum ben. O kadar sınavın, işin içinde yapamam bunu! Pazarlık yapalım bence” dedim biraz öfkeli ve biraz şaşkın halimle. Beyin’in bu tepkime karşılık biraz daha sert davranacağını düşünmüştüm fakat Çok sıkıntılar çekmiş olduğumu bildiği için bana müthiş bir iyilik yapıp:
        “Tamam, o zaman, senin için bu Harry Potter serilerini izleme süresini minimum 1 haftaya indiriyorum. Ama sadece bu film için! Bu tek seferlik bir iyi niyet sadece!” dedi. Ardından ekledim:
       “Teşekkür ederim aziz dostum!” Beyin artık komut vermeyi kesmişti.

                        Beyin ile aramda geçen diyalog bundan ibaretti işte. Benim serüvenim bu şekilde başlamış oldu. Bu film serisine başladığım için o kadar mutluyum ve bu filmi daha önce izlemediğim için o kadar kızıyorum ki kendime.
                        Harry Potter serilerini izlerken farklı mood’lara büründüm. Çeşit çeşit hem de. Film serisinin her saniyesinden ayrı bir zevk aldım diyebilirim. Zaten film serisi bittikten sonraki günlerde Harry Potter evrenini araştırmaya koyuldum. Geçmişte neler oldu, şu kimdir, bu kimdir, Harry potter bilinmeyenleri, falandı filandı hepsini araştırmaya başladım. İşte bu araştırmalar sırasında bir şey hatırladım. Harry Potter evreni içinde olan yeni bir film çıkmıştı. Bu anımsadığım şey de bizi şu an yazdığım yazıya getiriyor işte arkadaşlar.
                       



                       Yepyeni bir film var karşımızda (Benim için) Fantastik Canavarlar Nelerdir, Nerede Bulunurlar? Orijinal ismi ile: Fantastic Beasts and Where to Find Them


                        Bu film, Harry Potter evreninde 1920' yıllarında geçiyor yani Harry potter karakterlerinin doğumundan çok öncesini anlatıyor. Hatta Voldemort’un 4-5 yaşlarında olduğu zamanlarda geçiyor; fakat bu filmin ne Harry ile ne de Voldemort ile bir ilgisi var. Sadece o evrende Newt isimli, yetenekli bir Canavarsever’in başından geçenleri anlatıyor ve bu sefer Amerika’dayız. Biliyorum İngiltere’de olmaya çok alışmıştık fakat J.K. Rowling ablamız ortam değişikliği yapıp New York’a götürdü bizi öpüp başımıza koyalım bence… New York, İngiltere’ye benzemiyor büyücüler âleminde. Mesela Orada Muggle’lar Büyüdışı ismiyle anılıyorlar. Oralarda (New York’ta) bir Muggle “Büyüdışı” ile arkadaşlık kurmak veya sevgili olmak bir suçtur. Çünkü zamanında insanlardan çok çekmişler. Büyücü oldukları için katledilmişler. Bizim gariban büyücülerimizde mecburiyetten büyücü güçlerini saklamaya başlamışlar ve Muggle’larla iletişimi tamamen kesmişler. İşte bu durum bizi tam da filmin konusuna götürüyor açıkçası. Bu sebepten ötürü çok deşmeyeceğim bu konuyu.
                        Film gerçekten kaliteli bir yapıya sahip olduğu kanısındayım. Gerek hikâyesi olsun gerek ortamlar olsun iyi bir iş çıkartmışlar. Asla Hogwarts’ın yerini tutamaz, yanından bile geçemez fakat sıradan bir film için gayet iyi bir yapıda. Hikâyesi bir konuda gerçekten ilgi çekici geldi bana. Sanırım bu ilgi çekici gelmesinin sebebi Newt karakterinin anımsattığı başka bir karakter oldu. Newt karakteri biraz olsun bana Hagrid’i hatırlattı (Hagrid’i tanırsınız) Hagrid ile ortak yanları var, ikisi de canavarları (beast) çok seviyor ve onları korumaya çalışıyor. Hagrid abimizi anımsattığı için filmin başlarında Newt karakteri benden iyi bir not aldı diyebilirim. Hayatını canavarları korumaya adamış bir başrol var karşımızda. Onları insanlardan koruyup, besleyen, nesillerini sürdürmelerini sağlayan koca yürekli bir başrol…



20 Haziran 2017

Haziran Film Güncesi #2017

       Merhabalar değerli okurlar. Bugünkü yayınımda bu ay izlediğim filmlerden bahsediyorum. Burada gösterdiğim filmler tavsiye ettiğim filmlerdir. İzlediğim filmlerin hepsini değil de tavsiye ettiklerimi ekliyorum bu yayına.
      Sanırım bu ay dram türüne biraz fazla yöneldim. Eskiden çok izlemezdim ve sebebini bilmiyorum. Dram türünden başka bir türde film izlemek içimden gelmiyor. Arkadaşlarım ısrar ederse sinemada başka bir türe gidiyorum; fakat evde yalnız başıma izleyeceksem, dram olmalı o film.

      Finallerdi falandı derken bu kadarcık film izleyebilmişim. Her ay beğendiğim filmleri sizlerle paylaşacağım. Böyle bir seri başlatmak istemiştim. Umarım film yorumlarını da yapabilecek zamanım olabilir.







02 Haziran 2017

Wheel Survival Games (Çark Kurtuluş Oyunları)

       Bugün sizlere muhteşem bir reality show'dan bahsetmek istiyorum. 6 farklı bölge ve 6 farklı insan yarışıyor bu programda. Evet isminden de gördüğümüz gibi çark bu hayatta kalma oyununun temel kuralıdır. Dolunay ve yarımayın olduğu günlerde çark dönüyor ve yarışmacılar yer değiştiriyor. Sanırım adaletsizliği önlemek için yapılmış bir uygulama bu. Bence çok mantıklı bir uygulama bu çark olayı.
       İzlemenizi öneriyorum. Gerçekten insanların neler yaşadığını öğreniyorsunuz ve nelerden ders aldıklarını görebiliyorsunuz. Bunları izlemek büyük bir zevk. Ülkemizde gördüğünüz survivor yarışmasıyla televizyonlarımızı kanser eden insanlarla doldu televizyonlarımız. İnsanların tek amacının izleyicileri etkilemek olduğunu fark edemiyoruz kumanda elimizdeyken.


İnsanın Elinden Kayan Yaşamı

      Selamlar değerli okurlar. Buralara uğramayalı yaklaşık bir yıl oldu. Keyifle yazdığım blogum, iş hayatıma yoğunlaşmamla birlikte diğer...